Lavinya.Net Panolar

İSTANBUL'UN KALBİNİ ÇALAN
DAVULCULAR GECESİ..

Cumhuriyet tarihi serüveniyle baktığımız da elli yıl içinde örneği olmayan, önemli müzik yaratıcılarımızla yeni bir tarihi yazma sevdasını ilke edinerek
"Yaşasın Müzisyenler" kampanyası ile 2000 yılından itibaren süren yolculuğuyla yavaş yavaş kendi özgün deneyselliği içinde, ülkemiz müzisyenlerini dünya yıldızı yapmayı başardı.Sonsuz heyecanların aktığı bu çalışma içinde ,beraberlik ruhunu yaşayan ve yaşatmaya devam eden önemli müzisyenlerimiz
özellikle; müzik dünyamıza indirilen darbe yüzünden yeniden bayrak yarışına girmek zorundaydı. Yaptığım bütün projelerde hiç sakınmadan , maddi karşılık beklemeden gelip çaldılar ve alın teri koyup yaşasın müzisyenler doğaçlamasının buluşma noktası olmasını sağladılar…
Hayatlarını dünyanın dengesini korumak için harcayan ritimcilerin, yükünün ne kadar ağır olduğunu düşündünüz mü hiç? O zaman yaşamımız da ritimimiz de biraz bozulsa dünya üstümüze yıkılır denmesi boşuna değil.Kalbimiz en kıymetli ve hassas ritimcimiz.
O yüzden ben onu üzmemeye dikkat ediyorum ki en yakın arkadaşlarımı ritimcilerden seçtim!
Gitaristleri unutmadan devam edersem;
İşte geçtiğimiz " 11 Nisan Salı 2006" günü Beyoğlu Balans müzikholinde "Gitarın Asi Çocukları" gecesinde onlarca müzisyen 21:30'dan sabah beş'e kadar durmaksızın çaldı.Artık, dünya müziğine tarihsel katkıları olan müzisyenlerimiz kendi genç kanlarına müzikal derinlikleri ve sevgisini kazanma derdiyle karşı karşıya olduğunu bilerek adım atma çabası olan yüzleşmeyi gösteriyorlar.

Bu yüzden dünya değerinde ritim ustalarımızın da sahne alması kaçınılmazdı.İlk davulcular gecesini Kemancı kültürde gerçekleştirdik.
O gün Yavuz Çetin ,Engin Yörükoğluyla aynı sahneyi paylaşmıştı.
(27 Mayıs2001)Ve çok ta başarılı olmuştu.
Şimdi ikinci buluşmayı "üç kuşağı" tekrar bir araya getirerek büyük bir sevinci yaşayacağız.Yaklaşık, elli ritim ustasını kadroyu geniş tutarak onlarla tek tek yapılan görüşmelerle bu sevdaya ellerini koymalarını istedim.
Çok özel bir gece ve günün yaşanacağını söylemeliyim.Onların kötü müzik dünyasıyla olan rövanşları hem bize yeni bir dünya ritimini akıtırken hem de yaşanılacak yeni yüzyılın melodilerini yeniden düşündürecek.Bu yüzden
müziğin omurgası davulcularımız ilk defa İstanbul da öyle bir alkış almalı ki Afrika'dan ,Hindistan'a herkes duyulmalı derim.Niye mi? Duymaya o kadar ihtiyacımız var ki şu yüzyılda ekmek ,su gibi dinlemeliyiz ki çocukluğumuz misketlerini özlesin..

Özel sahne ekipmanlarıyla hazırlanan geceye bütün kaybettiğimiz müzisyenlerin yüreklerini de yaşatmak ve onların ülkemize kattıkları sevdayı hatırlatmak içinde küçük süprizlerimiz olacak.
Evet ;bizim müziğimizi dünyalı yapan ve dünyalı müziği de gözlerinde ışıkla taşıyan ve halen elleri ateş gibi yanan genç kanlar ve genç kalanları görmek istiyorsanız yolunuzu, programınızı, sevdiklerinizi ya alıp gelin yada ekin!
Ritim ustaları “19 Ekim Perşembe 2006” günü saat:21:30 da sahne alacak, duyduk duymadık demeyin, müzisyenlerin aşk'ı sizin duygusal ereksiyonunuz için sahnede olacak..
Baget notası selamıyla yeryüzünde kalın!

AKIN OK
Genel Sanat Yönetmeni