Bu sitedeki lavinya.net forum/panolar sayfası bölümü 22 yıl önce yani 2002 yılında kurulmuş, 11 yıl önce 2013 yılında ise aktif kullanımı durmuştur. Güncel/yeni paylaşım yoktur. Yalnızca arşiv/nostalji için yayına açıktır.

bu şiir bana neyi anlatır..?

Derinden Panolarıdır. Lütfen Şiir Yazmayınız.
nova

Mesaj gönderen nova »

BEN EYLÜL SEN HAZİRAN

Bir eylüldü başlayan içimde
Ağaçlar dökmüştü yapraklarını
Çimenler sararmıştı
Rengi solmuştu tüm çiçeklerin
Gökyüzünü kara bulutlar sarmıştı
Katar gidiyordu kuşlar uzaklara
Deli deli esiyordu rüzgar
Dağılmıştı yazdan kalan ne varsa
Yaşanmamış bir mevsim gibiydi bahar

Neydi o bir zamanlar
Sevmişliğim, sevilmişliğim
O heyheyler, o delişmenlikler neydi
Ne bu kadere boyun eğmişliğim
Ne bu acıdan korlaşan yürek
Ne bu kurumuş nehir; gözyaşım
Önümdeki diz boyu karanlıklar da ne
Ne bu ardımdaki kül yığını; elli yaşım

Beni kötü yakaladın haziran
Gamlı, yıkık eylül sonuma
Bir ilk yaz tazeliği getirdin
Masmavi göğünle
Cana can katan güneşinle
Pırıl pırıl engin denizinle girdin içime
Çiçekler açtı dokunduğun
Çimler büyüdü yürüdüğün
Ve güller katmer oldu güldüğün yerde

Başımda senin kuşların kanat çırpıyor şimdi
Oldurduğun yemişlerin ağırlığından
Dallarım yere değiyor
Güneşi batmadan saçlarının
Bir dolunay doğuyor bakışlarından
Gün boyu senden bir meltem esiyor yanan alnıma
Uykusuz gecelerim seninle apaydınlık
Başım dönüyor, of başım dönüyor yaşamaktan
Ölebilirim artık

Ölme diyorsan; gitme kal öyleyse
Sarıl sımsıkı, tenim ol, beni bırakma
Baksana; parmak uçlarım ateş
Lavlar fışkırıyor göz bebeklerimden
Hadi gel, tut ellerimi, benimle yan
Benimle meydan oku her çaresizliğe
Benimle uyu, benimle uyan
Birlikte varalım on üçüncü aylara

ÜMİT YAŞAR OĞUZCAN
madgirl

sevgı

Mesaj gönderen madgirl »

bır sevgı arıyorum öylesıne,..
öylesıne bır sevgı kı yakmalı kor etmelı
taşımalı benı hayata rağmen hayatla bırlıkte...
doğayı ıçermelı ıçermelıkı anlamı olsun..
ve ılışkı sebep sonuç aramaksızın sebep sonuçla ılıntı kursun!
nova

Mesaj gönderen nova »

Bir Doğu masalını bir Batı felsefesine dönüştürmek,
bir nehre
sen artık burda akma deme küstahlığı,
törelerle kanarken gencecik kızların hayal günahları
Diclem! Yalnızlığımın kusuru!
Diclem! Dağlarımın gölgesi!
Diclem! Ömrümün ötesi! Çıplak kuşum!
Bu gece gökyüzünden yıldız içtim sarhoşum!

Seni bana yar değil, el bile etmezler burada
Pusu kurmuş çıyan, demir kafes sırada
Nanköre söz değil, kurşun geçer dağlarda
Aşkımı acı ekşitir
Kavgamı halk soğutur
Bakma şimdi korumasız bir çiy gibi düştüm
Bir çiy gibi düşüp kaldım kendi koynumda!


küçük iskender

çok güzel hakkaten..
Kullanıcı avatarı
kumralada
Takımdan
Takımdan
Mesajlar: 535
Kayıt: Cuma, Haziran 11, 2004 13:10
Konum: Kocaeli

Mesaj gönderen kumralada »

Beyaz Adam


Beyaz adam
küçücüktü ilk geldiğinde
ve oturmaktan
bütün kemikleri sızlıyordu
büyük teknesinde

Beyaz adam
kızılderililerin sunduğu yiyeceklerle beslenip
topraklarına uzandığında büyüdü
bulutlar arasında
barış içinde yaşayan
manitu yerine
tapmamızı istediği de
işkence görüp
çarmıha gerilen
bir ölüydü

Beyaz adam
özgürlük adına
dev bir kadın heykeli dikti
doğu denizinin kıyısına
ve her gece
altında dans ettiğimiz yıldızları
bayrak diye tutsak etti
bir bez parçasına

Beyaz adam
özgürlük gibi adaleti de
bir kadın heykeliyle simgeledi
ama elinde terazi tutan
zavallı kadın
gözleri bağlı olduğu için
kendisine tecavüz edenin
kim olduğunu göremedi...

Sunay Akın
Cevapla