Karanlık bir odadayım.
Yüreğime senin nefesini çekiyorum.
Aynalar yüzüme gülüyor alaylı alaylı.
Aynalarda sensizliğimi ve bakamadığım yüzünü görüyorum.
Ne kadar uzaksın bana?
Başımı çevirdiğimde göremiyorum gözlerini, oysa kalbimde hissediyorum kalbinin kıpırtılarını.
Bir yaz yağmuruydu seni alıp götüren.
Söz vermiştin oysa bir sonbahar akşamı döneceğim diye… kalbime sonbahar geldi… sen yine gelmedin.
Sığındım; biçare sensizliğime, senin yerini tutmasa bile…
Yinede bir umut besliyorum ölümle yoğrulmuş ve sen gittin gideli dallarını köküne salmış ay ışığı ile beslenen yüreğimde.
Artık ne güneşin doğmasına izin veriyor nede yağmurun yağmasına yüreğim.
Sen gittin diye…
Çocuksu duygularımla besliyorum gitmesin, terk etmesin diye beni yüreğim.
Masal kahramanlarımda terk etti beni, suçlu benmişim gibi.
Bembeyaz aşklarda kaldı doyasıya kullanamadığım gülümsemelerim.
Sen gittin gideli yıldızlara takılır gönlüm, inadıma resmini çizer, ölüm kokan yıldızlar; ben bayılırım.
Çok uzakta bir sen görürüm hayalimde, koşarım kavuşmak, koklamak, sarılmak için sana; her adım uçurum olur… ölürüm.
Her adım sen olur.
Uyanırım;
gözlerimden bir damla sen düşer,
ağlamaklı olurum.
Gecenin karanlığı korkutur, göz yaşlarım boğar beni.
Bulut bulut sen gelirsin “kurtuldum” derim… alır beni sensizliğe atarsın.
Ben ağlarım. “Biraz eskitilmişte olsa senin bu sevda” gel gel de al diye çığlık atarım yıldızlar sağır olurcasına.
Sana dokunmak istediğimde uzaktaydın, uyuduğumda gecede, beklerken kayıptın.
Yalan kadar doğru, gerçek kadar acı, dokunacak kadar yakın, göremediğim kadar uzaktın.
Sen uzaktın…
Sen uzaklardayken
Ben yıldızları seyrettim,
Tutam tutam ışıklarını çekip içime.
Sen uzaklardayken
Ben gidişini resmettim,
Yıldızlardan aldığım beyazlarla.
Karanlığı tuval yapıp ayrılığı yok ettim.
Sen uzaklardayken
Ben yıldızları boyadım, ölümle.
Ayrılığı soktum aralarına, anlasınlar aşk acısını diye.
Ay’ı öldürdüm, sensizliğimi hatırlatmasın diye.
Sen uzaklardayken
Ben şiirlerini okudum çatlamış fısıltılarla.
Bin kez dokundum yazamadıklarına
Anlamaya çalıştım anlatamadıklarını.
Sen uzaklardayken
Ben senli hayaller kurdum,
Kimsesiz çocuklardan çaldığım hayal tozları ile.
Yüzüne bakamadım ağlatırsın diye.
Sen uzaklardayken
Ben kaderimi parçaladım.
Yazgımızın değişmesini istedim.
Yaşanmış tüm günahları üstlenip ateşinle kavruldum.
Sen uzaklardayken
Ben göz yaşlarıma sevgimi gömdüm.
Dudaklarımdan çıkan her sözcükte hayat bulsun,
Yüreğime serpilsin diye.
Sen uzaklardayken
Ben mum ışığına resmini çizdim.
Mum gibi bu ayrılık erisin diye.
Sen uzaklardayken
Ben, beni bırakıp gittiğin yoldan hiç ayrılmadım.
Her giden uçağın arkasından el sallayıp,
Her gelen uçaktan inmeni bekledim…
Sen uzaklardayken
Ben…
Hep dönmeni bekledim.
Bu sitedeki lavinya.net forum/panolar sayfası bölümü 22 yıl önce yani 2002 yılında kurulmuş, 11 yıl önce 2013 yılında ise aktif kullanımı durmuştur. Güncel/yeni paylaşım yoktur. Yalnızca arşiv/nostalji için yayına açıktır.
sen uzaklardayken
-
- Üye
- Mesajlar: 175
- Kayıt: Salı, Eylül 27, 2005 15:34
- Konum: ah bi bilsem
-
- Üye
- Mesajlar: 416
- Kayıt: Pazartesi, Kasım 21, 2005 11:44
- İsim: aysel
- Konum: Eskişehir
Re: sen uzaklardayken
mustafa!!!!!!!!! ben kendimi ve sensizliğimi anlatamamıştım! bu sözler yardımcı olur sanırımkaradsin yazdı:Karanlık bir odadayım.
Bir yaz yağmuruydu seni alıp götüren.
Söz vermiştin oysa bir sonbahar akşamı döneceğim diye… kalbime sonbahar geldi… sen yine gelmedin.
Sığındım; biçare sensizliğime, senin yerini tutmasa bile…
Re: sen uzaklardayken
Bir Karadsin alışılmışı(klasiği). Kendisi yaklaşık bir yıldır aramızda olmamasına rağmen.
Re: sen uzaklardayken
burdayım,
dostları bırakıp gitmek yakışmaz bize
heleki böylesini,
can dosta, dost cana
yokki başka yolu, yalan dünyada..
dostları bırakıp gitmek yakışmaz bize
heleki böylesini,
can dosta, dost cana
yokki başka yolu, yalan dünyada..