Bu sitedeki lavinya.net forum/panolar sayfası bölümü 22 yıl önce yani 2002 yılında kurulmuş, 11 yıl önce 2013 yılında ise aktif kullanımı durmuştur. Güncel/yeni paylaşım yoktur. Yalnızca arşiv/nostalji için yayına açıktır.

Dus Tiryakisi

Makaleler, Yazılar, Şiirler ve sizin şiirleriniz.
Ayrıca bu panomuzu blog web günlüğü gibi kullanacağız. Lütfen yalnızca kendi yazı, şiir vb yazıları paylaşın.! Başkalarına ait eser ise; lütfen not düşün.
Cevapla
Kullanıcı avatarı
kaaniscen
Takımdan
Takımdan
Mesajlar: 988
Kayıt: Cuma, Ağustos 22, 2008 19:59
İsim: kağan
Konum: Adana

Dus Tiryakisi

Mesaj gönderen kaaniscen »

yağmurun dili sürçünce
yakalandim ya kirpiklerinin ucuna
herhangi bir balkonda herhangi bir bakmanı
borçlusun iç sızımın gitmek niyetine...
aklımdaki fotoğraf kesiğinden
öptüm gülüşünün içeriğini
ayakkabilarimizin içi yine su dolu
çağla dalinda bıraktığımız rüyadan
birlikte uyanalım yine...
ağlamayi bırakıp
düşe kalka yalnızlığının ortasinda
yine bir ev yap ikimize
orman ikindileri dinlesin şarkımızı...

kimsenin uğramadığı acının
biricik adıdır
heveslerime biraktığın
bu kimliksiz tortu...
her an yeni bir ben oluyorum kendi içimde
her an ayrı bir şekilde özleyip
gözlerini son kez çakişini
sonu belirsiz o karanliğa...
bana bırakıiğın bu sonsuz ben'in içinde
bir başima
seni sevmeye tutunuyorum
bulmak için asıl kendimi...

serçe ağızlı son sabahımızı
yazıyorum şimdi kıvırcık saçlarının
toprak kokulu tozlanışına
sana ve zamana yeminli
kendime suçlar arıyorum
ölümlü arzulardan uzak
tınılar biriktiriyorum
bir kucak ayrılık
bir çekim nefes
yol yordam ayırmadan
hepsi sana ve bana atılmış adımlar...
uzaya dağılan sesimizi
ağaçlar hissetsin diye köklerinde
terimizin kirli tadını...

eskiden yağmuru biz kovalardık
yeryüzü neşemize sımsıkı kilitli
bütün yokluklardan yarattığımız
o eşsiz zenginliğe ürkek kuşlar bile kıskanç
ama eskideni hep yeniliyorum içimde
ilk akşam kokularıyla bıraktığın sokaklar
şiirlerimde erken uyanık çocuk sesleriyle bir
ve sahipsiz hiçbir gölge bile bırakmamak adına
aklıma fikrime dolan çığlığını
alarak cesaretimin pusulasına
kaçışlar yedekliyorum sıkıntılarıma...
ben gidişinin bu rüyadaki tek emanetiyim
uyandığım zaman da yanındayım
uyuduğum zaman da
ben senin yanında olmanın
rastlantısal ömrüyüm
merak edilmemiş bir çocuk yalnızlığı gibi
zamani ve evreni tartmadan
adımlarıma bıraktığın
gülüşüne bağlı
bir düş tiryakisi...

eskiden karıncalara basmama yarışı yapardık ya
gidişini de buna bağlıyorum açıkçası
hiç karınca ezmemek adına gittiğin ülkeye
gelmeye çalışırken
evler kalıyor adımlarımın altında
sana ulaşamadan uyanıyorum nefes nefese
seni görmenin mutluluğuna
tercih ediyorum evleri ezmemenin mutluluğunu
biliyorum senin de böyle daha çok mutlu olduğunu...
seni görmek seni görememek pahasına
düşlerde bile incitmemektir
yaşamak sızısını...




Kagan iscen...
Cevapla