Lavinya.Net Panolar

hep bir yerlere, bir şeylere yetişme telaşındasınız değil mi?
hiç vaktiniz yok!
"fast live", "fast food", "fast music", "fast love"..
dikte ettirilen "yükselen değerler", "in" ler, "out" lar...
buna benzer bir odada, şanslıysanız gökyüzünü görebilen bir pencere ardında bitecek hepsi..
dostluğu klavyelerinde, yaşamı monitörlerinde arayanlar!
size sesleniyorum!
hangi tuş daha etkilidir ki sıcacık bir gülüşten, ya da hangi program verebilir bir ağaç gölgesinde uyumanın keyfini ?
copy-paste yapabilir misiniz dalgaların sahille buluşmasını?...
içinizi ısıtan gün ışığını gönderebilir misiniz maille arkadaşlarınıza?

sevgiyi tuşlarla mı yazarsınız?
öpüşmek için hangi tuşlara basmak gerekir?...
ya da geri dönüşüm kutusunda saklanabilir mi kaybolan zaman
doğayı bilgisayarlarına döşeyenler, neden görmezsiniz bahçedeki akasyanın tomurcuklandığını
ve ıslak toprak kokusu var mıdır dosyalarınız arasında ?...
koklamak, duymak, dokunmak, yok mu yaşam skalanızda ?..
bilgi toplumu oldunuz da, duygu toplumu olmanıza megabaytlarınız mı yetmiyor?

hayat ıskalamayı affetmez !!!

keşkelerle, tühlerle baş başa kalmadan önce..


Müşfik Kenter

bunu mail vasıtası ile almıştım.. gerçekten çok doğru söylemiş üstad.. sağol sinan.. eline sağlık..

ama ne yazık ki halen sanal alemdeyiz, o odada, o monitörün başında

bilgi toplumu oldunuz da, duygu toplumu olmanıza megabaytlarınız mı yetmiyor?

söz bırakmamış ki bize..

bencede...ya msn mesengeer ve lavinya nın başından kalkmayan bi insan olarak gerçekten üstüme alındım bu sözleri ve acayip doğru gerçekten...

geri dönüşüm kutusunda saklanabilir mi kaybolan zaman
daha ne denilebilir ki...

saçmalamış.

Ve saçmasapan saplantılar at gözlükleri.. Beceriksizlikler. Yalnızlığını farklı nedenler görmeye çalışanlar...

çok güzel bir yazı bence..' ben emekli keremim aslım dijital olmuş !gibi birşey ve şu zamanımıza ışık tutuyor..

bi yere kadar çok doğru yazanlar.çünkü yazın sabah uyanıyodum oturuyodum bilgisayarın başına msn lavinya başka siteler en az 6 saat internetteydim.sonra gözlerim kurbağa gibi oluyodu zaten biraz uyuyodum,uyanıyodum akşam oluyodu sonra yeniden uyuyodum.böyle yaz geçti

şimdi sabah kalkıyorum okul,öğlen ders akşama doğru dersane.hiç bi şeye zamanım kalmıyo .ark.ımla yürürken soğuktan ellerim morarmıyo artık çünkü dışarıya çıkmam evden okula,okuldan eve sonra yine evden durağa,duraktan dersaneye,dersaneden durağa,duraktan yine eve kadar oluyo.bu yaz hiç karşıdaki okulun bahçesinde oturup çekirdek çitliyemedik.
bi daha ki yaz da yapımıcaz,ondan sonrakinde de.........
hepimizde bilgisayar var,internet var.


bi yerde de çok süper bişe tabi ki bilgisayar ve internet.ama dozunu ayarlamak gerek.

Bence çok doğru yazmış.Ama eleştirisi tüketim toplumuna..Ki çoğumuz da ister istemez yağlanan beyinlerimizle bunu içine dahil ediliyoruz.

tek porsiyonluk arkadaşlar. kalkışla inişin arasında zamanı paylaşıyoruz

biz tüketiciyiz. tutkulu bir yaşam tarzının yan ürünleriyiz. cinayet, suç, fakirlik bunlar beni ilgilendirmiyor. benim için önemli olan magazin dergileri. beş yüz kanallı televizyon, iç çamaşırımda kimin adının yazdığı
FİGHT CLUB

Ama bilgisayar veya internet dünyasına bir suçlama,eleştiri olarak almamak lazım,sonuçta internet belli bir noktada insanı özgürleştiriyor.(Doğru kullanıldığında.)
Lavinyanet te olmak da bizi bunu içine dahil etmez,çünkü biz burada hüznü de paylaşıyoruz,sevinci de, acıyı da,mutluluğu da,bilgiyi de.Sanal ortam üzerinden bence gerçek edinimler yaratıp kazanıyoruz...

herzaman hazıra konan tipleriz biz kabul etmek lazım..

Musfik kenter teknoloji dusmanımı yaww...