Bu sitedeki lavinya.net forum/panolar sayfası bölümü 22 yıl önce yani 2002 yılında kurulmuş, 11 yıl önce 2013 yılında ise aktif kullanımı durmuştur. Güncel/yeni paylaşım yoktur. Yalnızca arşiv/nostalji için yayına açıktır.

NIETZSCHE'NIN SEVGI ANLAYIŞI VE SORGULAMALARIM

Sizin Kürsünüz. Genel de Konu dışı başlıklar...
Cevapla
suna2006

NIETZSCHE'NIN SEVGI ANLAYIŞI VE SORGULAMALARIM

Mesaj gönderen suna2006 »

Değerli Arkadaşlarım,

Siz de benim gibi gerçek sevgi arayışı içindeyseniz ve bu aralar sevgiyi sorguluyorsanız lütfen bana kulak verin. Bugunler sevginin ne olduğu,temelinde ne yattığı gibi sorularla uğraşıyorum.
Nietzsche’nin dediği gibi “ İnsanlar sadece kişisel tatminleri için sevilmeyi beklerler.Gerçekte saf bir sevgi yoktur yüreklerinde.Sevginin temelinde çıkarcılık vardır.Sevgi, sadece avuntudur.Kişisel gelişime engeldir.”
Kimi zaman Nietzsche’nin bu sözlerine katılıyorum.Biraz daha derin düşünüldüğünde korkunç bir kısır döngüyle karşılaşıyor insan.Insan hem sevgiye muhtaç olmak istemiyor ama hem de muhtaç oluyor.Yüreğinde bir boşluk olduğunda,işleri aksıyor, psikologlara akın ediyor.
Peki gerçek sevgi nedir? Sevgi gerçekten de kariyer, kişisel gelişime engel mi? Duyarlı,hassas insan mı daha üstün yoksa duygularına gem vuran sadece mantığıyla hareket eden insan mı? Yoksa ikisinden de faydalanan insan mı? Ama bu durumda da hep bir taraf eksik kalıyor gibi.Üstün insan nedir? Gerçek zeka nedir?
Ancak arkadaşlığın,dostluğun,karı kocalığın hatta ve hatta ana babalığın bile temelinde çıkar olabilmesi gerçekten de insanı derinden üzen ve şaşırtan bir mevzu.
Diğer yandan gözlemlerimi size aktarırsam, bence romantizmin altında korkunç bir zeka yatıyor, yüreğimize dokunan, yüreğimizi etkileyen bir takım unsurları beynimiz önce algılıyor ki bizi düşündürüyor, ağlatıyor veya sanatsal bir yönümüzü dışarı vurmamızı sağlıyor.Ikinci olarak komedi ustalarını saygıyla anmak isterim.Gerçek komedinin temelinde büyük bir yaratıcılık, aklın kıvraklığı, bu kıvraklığın mimiklere,jestlere yansıması.
Belki şu anda da kişisel bir tatmin yaşamaktayım, işte ben yazdım demek gibi.Ama sizlerle düşüncelerimi paylaştım.Bu da bir örnek ehehehe.Lütfen siz de fikirlerinizi yazın.Teşekkürler. Size kucak dolusu sevgilerimle.Şimdiden size iyi bayramlar.
Ritmik

Mesaj gönderen Ritmik »

Nietzsche'yi okumadan önce onu biraz daha iyi tanısaydın keşke. Nietzsche umutsuz bir aşıktır, insan boşluğa, umutsuzluğa düştüğünde Nietzsche'yi okursa, kendini bulur orada, kabullenir, bağlanır hatta. Ama yine de içinden bir ses ona karşı çıkar, onu okurken bir yandan da içindeki ses aksinden birşeyler fısıldar sana, umutsuzluktan kurtulduğun, uçtuğun vakit içindeki zerdüşt'ü öldürürsün, sonra da onun yalan olduğunu, gerçeğin sen olduğunu ve sadece o vakit zerdüşt kılığına büründüğünü anlarsın.

İnsanlar arasında kimi arkadaşlıklar, dostluklar vardır. Sevgi bekleme-sevme görüntücülüğü çıkara dayalıdır, bu bir avuntudur, kişisel gelişime engeldir. Bir yere kadar kabul edilebilen gerçek budur. Fakat gerçekten sevgi bağı ile bağlandığın kimseler de vardır. Onlar üzüldüğünde üzülmen ve bunu gerçekten hissetmen buna zaten bir delildir. Bu sevgi kişisel gelişime engel değil tam tersine birlikteliği, ve bireysel olarak hayatın kontrolünü eline alan daha güçlü bireyleri doğurur. Bu sevgi, karşılık beklemez, dostum dediğin insanlar senden yüz çevirse bile onların iyiliği için uğraşır, onu savunursun, o üzüldüyse üzülürsün. Böyle sevgi zor bulunur gerçekten.

Bunun da ötesi vardır. Aşk demişler insanlar adına. Aşk kainatı değiştirebilen yegane varlıktır. Aşk kendini yok görmektir kimi zaman, birşey beklememektir, gerçekten hiçbir şey beklememek, ikinin tek olması, tekin gücü. Dünya tarihini hep aşklar yazmıştır, savaşları, şarkıları, romanları, matematiği bile aşk yazmıştır. Kendini aşkında kaybedip sayıların dünyasına veren onca bilim adamı tanıyorum. Aşk Tanrısal bir bağdır.(bu cümleyi açıklayabilmek isterdim ama bir kitap kadar yazı çıkar ortaya sanırım) Sevgi ise üst-insancıl diyebiliriz. Çıkarsevgicilik ise hayvandan biraz daha akıllı ruhsuz insan davranışı.
son-nefesim
Üye
Üye
Mesajlar: 205
Kayıt: Cumartesi, Aralık 10, 2005 11:05
Konum: Bir uçurumun kenarındayım...O kadar yokum ki; görmüyorlar...

Mesaj gönderen son-nefesim »

bak bu farklı bir kavram...
yani sevgi çok çeşitli..
insanına göre de çok fark ediyor...
ama bence gerçek sevgi insanı motive eder.
önemli olan sevgiyi doğru yerde ve kişilerde aramak...
melissa
Üye
Üye
Mesajlar: 311
Kayıt: Pazar, Aralık 11, 2005 00:37
Konum: Ankara

Mesaj gönderen melissa »

RİTMİK gerçekten çok iyiydi 8)
aysen_g
Üye
Üye
Mesajlar: 49
Kayıt: Pazar, Ağustos 28, 2005 17:03
Konum: ist

Mesaj gönderen aysen_g »

Bencede RITMIK cok iyii demissin... :)
delinin1i

Mesaj gönderen delinin1i »

insanları ve tanrıyı asla denemeyin.
bu herşeyi açıklar bence
sensensen
Üye
Üye
Mesajlar: 36
Kayıt: Perşembe, Eylül 15, 2005 19:24
Konum: istanbul

Mesaj gönderen sensensen »

Aşk imiş her ne var alemde

İlim bir kıylu kâl imiş ancak...FUZULİ
karadsin
Üye
Üye
Mesajlar: 38
Kayıt: Çarşamba, Ocak 4, 2006 01:28
Konum: istanbul

Mesaj gönderen karadsin »

ritmik bravo güzel yazı...
sunni_teneffus

Mesaj gönderen sunni_teneffus »

Nietzsche, çok çok iyi yazar.en güzel sorgulayanlardandır. sömürü yapmadan analtıyr işte. we diyo ki;

Öyle bir hayat yaşıyorum ki,
Cenneti de gördüm cehennemi de
Öyle bir aşk yaşadım ki
Tutkuyu da gördüm, pes etmeyi de.
Bazılar seyrederken hayatı en önden,
Kendime bir sahne buldum oynadım.
Öyle bir rol vermişler ki,
Okudum okudum anlamadım.
Kendi kendime konuştum bazen evimde,
Hem kızdım hem güldüm halime,
Sonra dedimki 'söz ver kendine'
Denizleri seviyorsan, dalgaları da seveceksin,
Sevilmek istiyorsan, önce sevmeyi bileceksin,
Uçmayı seviyorsan, düşmeyi de bileceksin.
Korkarak yaşıyorsan, yalnızca hayatı seyredersin.
Öyle bir hayat yaşadım ki,
Son yolculukları erken tanıdım
Öyle çok değerliymişki zaman,
Hep acele etmem bundan, anladım...
ester
Üye
Üye
Mesajlar: 51
Kayıt: Cumartesi, Nisan 8, 2006 22:53
Konum: mavi karanlık ülkesinden bir yasak bölge

güzel şiir

Mesaj gönderen ester »

sitem iyi anlatılmış
yaşanmışlıkta...
stress
Yeni Üye
Yeni Üye
Mesajlar: 6
Kayıt: Pazartesi, Nisan 10, 2006 17:21
Konum: Bilecik

Mesaj gönderen stress »

Ritmik yazdı:Nietzsche'yi okumadan önce onu biraz daha iyi tanısaydın keşke. Nietzsche umutsuz bir aşıktır, insan boşluğa, umutsuzluğa düştüğünde Nietzsche'yi okursa, kendini bulur orada, kabullenir, bağlanır hatta. Ama yine de içinden bir ses ona karşı çıkar, onu okurken bir yandan da içindeki ses aksinden birşeyler fısıldar sana, umutsuzluktan kurtulduğun, uçtuğun vakit içindeki zerdüşt'ü öldürürsün, sonra da onun yalan olduğunu, gerçeğin sen olduğunu ve sadece o vakit zerdüşt kılığına büründüğünü anlarsın.

İnsanlar arasında kimi arkadaşlıklar, dostluklar vardır. Sevgi bekleme-sevme görüntücülüğü çıkara dayalıdır, bu bir avuntudur, kişisel gelişime engeldir. Bir yere kadar kabul edilebilen gerçek budur. Fakat gerçekten sevgi bağı ile bağlandığın kimseler de vardır. Onlar üzüldüğünde üzülmen ve bunu gerçekten hissetmen buna zaten bir delildir. Bu sevgi kişisel gelişime engel değil tam tersine birlikteliği, ve bireysel olarak hayatın kontrolünü eline alan daha güçlü bireyleri doğurur. Bu sevgi, karşılık beklemez, dostum dediğin insanlar senden yüz çevirse bile onların iyiliği için uğraşır, onu savunursun, o üzüldüyse üzülürsün. Böyle sevgi zor bulunur gerçekten.

Bunun da ötesi vardır. Aşk demişler insanlar adına. Aşk kainatı değiştirebilen yegane varlıktır. Aşk kendini yok görmektir kimi zaman, birşey beklememektir, gerçekten hiçbir şey beklememek, ikinin tek olması, tekin gücü. Dünya tarihini hep aşklar yazmıştır, savaşları, şarkıları, romanları, matematiği bile aşk yazmıştır. Kendini aşkında kaybedip sayıların dünyasına veren onca bilim adamı tanıyorum. Aşk Tanrısal bir bağdır.(bu cümleyi açıklayabilmek isterdim ama bir kitap kadar yazı çıkar ortaya sanırım) Sevgi ise üst-insancıl diyebiliriz. Çıkarsevgicilik ise hayvandan biraz daha akıllı ruhsuz insan davranışı.
güzel açıklamışsın :idea:
salkımsogut

Mesaj gönderen salkımsogut »

sevgili suna2006 size nacizane tavsiyem ''ayn rand'' kitapları okumanız...özellikle ''atlas vazgeçti'' ve diğerleri...yani durumu,bireyin kişiselliği üzerine düşündüğünüzü anladığım için en azından...bir süre başucu kitabı eylemeniz lazım gelir sanırım...ve herseyden önce,evet f.nietzsche den alınmış bir kaç söz yazımının,etrafında dönerek bişiler yakalamak imkansız diye düşünüyorum...
yanlış anlaşılması mümkündür...evet;keşke önce tanımayı yeğlese idiniz...
bence ayn rand bu duruma açıklık getiricektir...en azından bir tokat gibidir araştırmaları,acımasız,katı gibi görünebilir...ne var ki daha çok reelcidir...arayan cinsden biraz ayrışıkdır...ayn rand,suyun yüzünde bir yazardır en azından...kaldı ki kastım;yeterince dalmış,boğulmuş,su yüzüne çıkmışdır...ee..bir bedeli,diyeti var idi ise bunun,en iyi dille aktaran biridir...aradığınız soruların cvp.larını suraya yazarak bulmak,sanırım size yeterli de olmaz...hani utanmaz, size nacizane abla tavsiyesi eylemek isterim...
yani ateş i bulmuşlar işte;bence birde siz arayıp yorulmayınız,geyiği...
belki ateş le ne yapabilirsin o belki bir yön olabilir diye düşünüyorum...
onuncuayinonuncugunu
Üye
Üye
Mesajlar: 30
Kayıt: Salı, Mayıs 23, 2006 19:56

Mesaj gönderen onuncuayinonuncugunu »

Niçe tanrı tanımaz tarafta, bir de "Ismail Acarkan-Ölümü özlemeyen aşkı anlayamaz" kitabını okuyun karşılaştırın anlayın hissedin... Niçe'yi çok severim sorgulamam sadece yaşarım:) tıpkı aşkı yaşadığım gibi:)
Bu kitabı sevgiye etraflıca bakmanız için öneriyorum.
Cevapla